Osmanlı devletinde, sıradan halkın dahi şikâyet hakkı vardı. Bu halkın arasında özellikle kadınlar önemli bir yekûn teşkil ediyordu.
Padişaha şikâyet iletme hakkı ve hususunda müslim-gayrimüslim gibi bir ayırıma da gidilmezdi. Tebaadan herkes padişaha sunmaları lâzım gelen şikâyetlerini mutlaka sunarlardı. Bu yol daima açıktı.
Osmanlı tarih incelemelerinde şikâyet defterleri sıkça müracaat edilen ve kullanılan unsurlardandır. Bu defterler yukarıda işaret ettiğimiz şikâyetlerin kaydedildiği defterlerdir. Defterler padişaha yapılan şikâyetler üzerine padişah tarafından yazılan hükümlerden oluşmaktadır. Yine bu defterlerde divan kâtipleri tarafından kaydedilen metinler ile yerel mahkemelerin kararlarını içeren itirazlar yer almaktadır. Ayrıca bu defterlerde birden fazla şikâyet neticesinde divana havale edilen davalar veya doğrudan Divan-ı Hümâyûn’da görülmesi gereken şikâyetler yer almaktadır.
Bu husus tarihte “mühimme defteri” diye bilinen kayıtlarda mahfuzdur.
Osmanlı’da ilk dönemlerde divanda görüşülen tüm işlerle ilgili alınan kararlar “Mühimme Defteri” denilen tek tip defterlere kaydedilirdi. Ancak XVII. yüzyılın ortalarından itibaren, arazi, sınır, su, mera, yaylak ve kışlak sorunları ile alacak-verecek gibi her türlü şahsi davalar ve mülkî ve askerî görevlilerden çıkan fermanlar mühimme defterlerinden ayrıldı. 1752 yılına kadar devam eden yeni sistemde bu tür fermanlar “şikâyet defteri” adıyla yeni bir deftere kaydedilirken, bu tarihten sonra her eyalet için “ahkâm-ı şikâyet” adı altında ayrı bir defter serisi oluşturuldu. Bu tarihten sonra önceki defterlere “Atik şikâyet defterleri” adı verilirken, Osmanlı Arşivi’nde 1649-1814 yılları arasında toplam 208 adet defter bulunmaktadır.
Yukarıda özetini verdiğimiz, bu merakımızı ve hayretimizi harekete geçiren bilgiler 01 Mart 2019 Cuma akşamı, İKRA DERNEĞİ Esenler Şubemizde yapılan “Makale Tahlili” programında paylaşılan bilgilerin sadece küçük bir bölümü…
Bu hafta Doç. Dr. Uğur Kurtaran’ın kaleme aldığı “Osmanlı’da Şikâyet Hakkı” isimli makalenin bir bölümünü okuduk; haftaya aynı makaleyi tahlile devam edeceğiz inşallah.
Siz de yeni yeni şeyler öğrenmek, farklı meselelere kucak açmak, kulaç atmak istiyorsanız haftaya (08.03.2019) saat 21.00’da gerçekleştireceğimiz Makale Tahlili programına iştirakinizi mutlaka bekliyoruz.
En azından deneyim; bir şey kaybetmediğinizi, tam tersine kazanımlarla evinize döndüğünüzü hissedeceksiniz. Çünkü biz hissediyoruz.