EN BÜYÜK HAZİNEMİZ KİTAPLAR
Kitap okumak ne demektir? Kitap okumak gidemediğimiz, göremediğimiz ve hatta hayal bile edemediğimiz yerlere gitmemiz için bir bilettir.
Kitaplar bizi büyülü bir ormana, uçsuz bucaksız bir denizin ortasına, masmavi gökteki göçmen kuşların yanına götürebilir. İlle bir yere gitmemiz de gerekmez. Kendimizi kitaba verip olayların içine de dahil olabiliriz. Kitaplara bazen öyle kaptırırız ki kendimizi onu elimizden bırakamayız. En iyi arkadaşımız olur. Her gün bir sonraki sayfada ne olacak diye düşünürüz. Böylece hem bir kitap okuruz ve aslında kitabın devamını düşünürken de bir kitap yazmış oluruz. Böylece eğlenceyi ikiye katlarız.
Kitap okumak için yer ve zaman yoktur. Bir ağacın gölgesi, otobüs ya da bir deniz kenarı… Her yer bir okuma salonu bize. Kitap okumak sadece boş zamanlarımızı doldurmak için olmamalıdır. Kitap okumak için özel zaman ayrılmalıdır. Çoğu zaman kendimizi kaptırıp günlük işlere dalsak da kitaplar bizim için kimi zaman terapi, kimi zaman eğlence, kimi zaman da kısa bir moladır. Canımız sıkıldığında hemen bize çevremizdeki insanlarla muhabbet etmeyi bile unutturan teknolojik aletler eğlence kaynağı gibi görünse de aslında en büyük düşmanımızdır. Kitaplar ise bizi doğruya, bilgiye, gelişmeye teşvik eder. Elimize bir bardak çayımızı alıp yudumlar, bir yandan kitabımızı okur ve rahatlarız.
Kitap bize birçok bilgi de kazandırır. Toplum içinde bilgili insanlar her zaman iyi görülür, saygıyla karşılanır. Kitaplar da bu yolda bizim en büyük yoldaşımızdır. O zaman ne duruyoruz? Raflarda bizi bekleyen hazinelerin farkına varalım ve kitap okuyalım.
Şeyma Nur İME (Kırkağaç İsmail Hakkı Gelenbevi İmam Hatip Ortaokulu 6/D)